II. Almanya Türk Ekonomi Günü düzenlendi
Bu yıl ikincisi düzenlenen Almanya Türk Ekonomi Günü, Almanya daki Türk ve Alman işadamlarını buluşturdu. Konferansın ana gündemini, ekonomi kadar uyum konusu da oluşturdu.
Avrupa Türk İşadamları ve Sanayicileri Derneği (ATİAD) tarafından haftasonu Düsseldorf ta düzenlenen konferans, 600 ün üzerinde Türk ve Alman işadamını biraraya getirdi.
Türk işlemelerin Alman ekonomisine katkısı
Konferansın açılış konuşmasını yapan Avrupa Türk İşadamları ve Sanayicileri Derneği Başkanı Recep Keskin, Türk işadamlarının Alman ekonomisine olan katkısına dikkat çekti. Almanya da halîhazırda 80 bin dolayında Türk işletmeci olduğunu, bu sayının önümüzdeki 10-15 yıl içinde 130 bine çıkmasının beklendiğini kaydetti. Keskin, bu işletmelerin yılda 40 milyar euro ciro yaptığını, bu rakamın önümüzdeki yıllarda 70 milyar euroya ulaşmasının ve yaklaşık 750 bin kişiye istihdam yaratılmasının tahmin edildiğini bildirdi.
Keskin, bu konferansın amacının Türk girişimcilerinin güçlerini birleştirmesini sağlamak, sosyal ve ekonomik, ortak sorunlara beraber çözüm aramak olduğunu söyledi. Almanya da ortaöğrenim düzeyindeki Türk gençlerinin, eğitimde 2006 yılı istatistiklerine göre ciddi bir gerileme kaydettiğine işaret eden Keskin, bu buluşmanın bir diğer amacının da Türk gençlerinin daha fazla biliçlendirilmesi ve desteklenmesi olduğunu kaydetti:
Eğer bu nesil başarılı bir nesil olacaksa ve geleceğin sorumlulugunu alacaksa, ilk önce bizim onlara destek vermemiz gerekiyor, o çocuklarımız ki şu anda yeteri kadar çocuğumuz meslek yeri bulamıyor, yeteri kadar eğitimini yapamıyor, onlara destek vermek mecburiyetindeyiz. Yani onlara bir yarın, bir öbürsü gün, bir gelecek göstermemiz gerekiyor. ATİAD işte bunu vizyon aldı ve bu ortak konularda birleşmek, beraber olmak için bugünü Türk Ekonomi gününü başardık.
Türk işletmelerin uyuma katkısı çok büyük
Konferansa katılan Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Çalışma ve Uyum Bakanı Guntram Schneider de eyalette 765 bin işletmeci bulunduğuna ve her 5 işletmeciden birinin göçmen kökenli olduğuna işaret ederek, uyumun en iyi iş ortamında başarıldığını söyledi. Bakan Schneider, Almanya daki Türk işletmelerinin hem ekonomiye hem de uyuma olan katkılarına değindi:
Türk işletmelerinin, artık ulusal ekonominin temel direklerinden biri haline geldiği, göz ardı edilemeyecek bir gerçek. Bununla beraber Türk işletmelerine, Türk kökenlileri mesleki anlamda yetiştirmeleri konusunda da ihtiyacımız var. Çünkü Türkler yine Türkler den iş öğrenmeyi yeğliyorlar. O nedenle bu işletmelerin grup olarak etkinlikleri, giderek yaşlanan Alman toplumu için daha büyük bir önem kazanıyor. Nüfus yaşlanırken çok kültürlülüğün, renkliliğin işletmelerde de artması çok daha önemli hale geliyor.
Schneider, Almanya daki Türklere yerel seçimlere katılma ve çifte vatandaşlık hakkı verilmesi ve Türkiye nin AB ne alınması gerektiğini de savundu.
Türkiye ve Almanya arasındaki ticaret hacmi büyüyor
Federal Ekonomi Bakanlığı Müsteşarı Peter Hintze de konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye ve Almanya arasındaki ticaret hacminin son 10 yılda 3 katına çıktığını belirtti. 2009 yılında ekonomik kriz nedeniyle gerileme gösteren rakamların 2010 da tekrar eski seviyesine yükseldiğini kaydetti. Hintze, bu yıl Berlin de düzenlenen Uluslarası Turizm Fuarı nın konuk ülkesi olan Türkiye nin, gelecek yıl da, Hannover de düzenlenen dünyanın önde gelen bilişim fuarlarından CeBIT in konuk ülkesi olmasının, iki ülke arasındaki ticaret hacminin giderek büyüdüğünün bir göstergesi olduğunu söyledi.
ATİAD Başkanı Recep Keskin de Almanya nın Türkiye nin en önemli ticari partneri olduğuna işaret ederek 2009 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacminin 25 milyar euro olduğunu ifade etti.
Türk işadamlarının vize sorunu
Konferansa Türkiye den katılan Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşar Yardımcısı Ziya Altunyaldız da 1996 yılında Gümrük Birliği ne katıldıktan sonra Türkiye nin ihracatında Avrupa Birliği ülkelerinin payının yüzde 46 lara çıktığını belirtti. Altunyaldız, mevcut potansiyelin daha yukarılara taşınmasına engel olan sorunlara da dikkat çekti:
Şu an çözülmesi gereken ana konu; malların serbest dolaşımında olan bir ilişkinin mutlaka bunları yapan insanların da serbest dolaşım hakkının elde edilmesi, yani iş dünyasına dönük, ticareti engelleyen, teknik engel niteliğinde olan, fiziki engel niteliğinde olan vizelerin özellikle iş dünyasına dönük olarak kaldırılmış olmasıdır.
Altunyaldız, Türkiye de alınan üniversite diplomalarının Almanya da tanınmasının da iki ülke arasındaki ticaret hacmini olumlu etkileyeceğini belirtti.
İkinci kuşak genç Türk girişimcilerin ve yöneticilerin ağırlıkta olduğu konferansta katılımcılar, alanında en iyi birçok uzmanın tecrübelerinden yararlanma fırsatı da buldular. Konferansta başarılı genç Türk girişimcilere de ödüller verildi.
www.dw-world.de/dw / 05 Ekim 2010