IRENA Genel Direktörü Helene Pelosse
Yarının dünyası için tek çözüm yenilenebilir enerjiler
2009 yılında Abu Dabi de kurulan Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı nın (IRENA) hedefi yenilenebilir enerjilerin küresel sesi olarak hareket etmek. Abu Dabi merkezli ajansın Genel Direktörü Helene Pelosse, "Merkezimizin Abu Dabi de, yani dünyanın en büyük petrol üreticisi olan Birleşik Arap Emirlikleri nde olması tüm dünyaya önemli bir mesaj veriyor. O da, güçlü bir gelecek için, geçmişin enerjilerine güvenemeyeceğimiz" diyor. 9. Dünya Rüzgar Enerjisi Konferansı için Türkiye ye gelen Pelosse, yenilenebilir enerjilerin geleceğine yönelik www.geleceginenerjisi.com’a şu açıklamalarda bulundu :
* Yenilenebilir enerjilerin sürdürülebilir bir gelecek için tek seçenek olduğunu düşüyorum. Bu değişim bir gecede olmayacak. Uzun bir değişim süreci yaşayacağız, ama geçiş oldukça hızlı oluyor.
* Yenilenebilir enerjiler henüz olgun bir pazar değil, dolayısıyla ilk başta desteklenmesi gerekiyor. Devlet yardımlarının ilk 10-20 yıl boyunca sürmesinde fayda var. Bu arada duruma daha dikkatli bir şekilde bakacak olursak, petrolün de ciddi bir şekilde desteklendiğini görürüz. Eğer yenilenebilir enerjilerin önünü kapatmak istemiyorsak, petrole verilen desteği de sona erdirmemiz gerekiyor. Eski bir enerji kaynağı olarak petrole giden paranın, yeni, temiz enerjiler için kullanılması gerekir. Fiyatlar şu an için gerçeği yansıtmıyor.
* Karbon vergisi etkili olabilecek bir araç. Eğer bu alanda gerçekten farklı bir davranış modeli sergileyecekseniz, karbon vergisi bunu göstermek için doğru bir işaret olacaktır. Petrol vergisi, karbon vergisinin bir türü olarak kabul edilebilir. Örneğin bugün Avrupa da petrole gerçekten yüksek bir vergi uygulanıyor. Bunun yanı sıra, enerji ve ağır sanayi sektörüne karbon kotaları getiren Avrupa Birliği Emisyon Ticareti Şeması da söz konusu. Örneğin havacılık sektörü, petrol kullanan bir sanayi. Bu noktada da ciddi bir vergilendirme gerekli. Küçük olduklarından dolayı Avrupa Birliği Emisyon Ticaret Şeması na dahil edilmeyen sektörler var.
* Yenilenebilir enerjilerin finansmanında öncelikle doğru bir politika gerekli. Eğer iyi bir politikaya sahipseniz, finansmana ulaşmakta zorlanmazsınız. Dünya Bankası, kalkınma bankaları iklim değişikliği konvansiyonu kapsamında programa dayalı projelere destek veriyorlar. IRENA yenilenebilir enerji projelerinin fonlara ulaşabilmesinde yeni yöntemler üzerine çalışıyor. Bilgi teknolojileri ve internet bu konuda etkili olabilir Mikrofinans bu konunda etkili olabilecek bir diğer yöntem. Mikrokredi yoluyla Bangladeş teki köy evlerinin çatılarına 300 dolarlık PV panelleri yerleştirildi. Bu, dünyanın en fakir ülkelerinde bile insanlara elektrik ulaştırılabileceğinin çok güzel bir örneği. Her evde iki ampul, bir PV paneli, bir televizyon ve bir tane de cep telefonu şarjı bulunuyor. Bu ürünlerin yarısı Bangladeşli kadınlar tarafından üretiliyor.
* Yenilenebilir enerji kaynaklarının payı her geçen gün artıyor ve artmaya devam edecek. Farklı modellere dayanan farklı senaryolar, yenilenebilir enerjilerin ne kadar büyük bir potansiyele sahip olduğunu ortaya koyuyor. Senaryolar, enerji verimliliğine verdikleri rol açısından birbirlerinden ayrılıyorlar. Şu an için en büyük potansiyel güneşe ait. Bunun yanı sıra, okyanus ve dalga teknolojileri gibi hala test aşamasında olan yenilenebilir enerji teknolojileri var. Her bir yenilenebilir enerji kaynağının gelecekte ne kadar paya sahip olacağını teknolojik gelişmeler ve hükümetlerin öncelikleri belirleyecek. Sonuçta herkes, karbon emisyonunun azaltılmasında çözümün yenilenebilir enerjiler olduğunu anladı. www.geleceginenerjisi.com / 06.07.2010