Enerji sektörünü yeniden düzenlemeye yönelik yasalar şeffaf biçimde hazırlanmalıdır.
Enerji sektörüyle ilgili Elektrik Piyasası, Doğal Gaz Piyasası, Enerji Verimliliği, Petrol Yasalarında temel değişiklikler öngören yasa tasarılarının, ETKB bünyesinde hazırlandığı ve önümüzdeki aylarda TBMM’ye sunulacağı, bir süredir Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı tarafından çeşitli platformlarda ifade edilmekte. Hazırlanmakta olan tasarıların içeriği ile ilgili olarak yazılı basında farklı haberler yer alıyor.
Sektörde uzun yıllardır çalışan bir kişi ve MMO ve DEK-TMK yöneticisi olarak çeşitli girişimlerime karşın, Yenilenebilir Enerji Yasasında öngörülen değişiklikler hariç; diğer tasarıların içeriği konusunda bilgi sahibi olamadım. Bir süre önce, bazı özel sektör enerji yatırımcı dernekleriyle birlikte ziyaret ettiğim Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (ETKB) Müsteşarı Metin Kilci’ye, hükümet tasarısı olarak hazırlanan taslakların TBMM’ye sunulmadan önce, enerji sektörüyle ilgili tüm kesimlerin görüş ve değerlendirmesine sunulması gereğinden söz ettim. Hatta bir adım daha atarak, TUSİAD’a ayırdıkları zamanın yarısını meslek kuruluşlarına ve sektör derneklerine vermelerini talep ettim. ETKB cephesinde bugüne değin gözlemlediğim çalışma tarzından, bu talebimin karşılık bulmayacağı izlenimi edindim. ETKB Müsteşar yardımcılarının her birisine verilen yasal değişiklikleri hazırlama görevi, kapalı kapılar ardında sürdürülüyor. Bakanlığın başka bölümlerinin yöneticileri bile tasarılardan ancak katılma imkanı bulabildikleri sınırlı toplantılarda haberdar olabiliyor. Bu gizliliği hayra yormak maalesef mümkün değil.
Son yıllarda siyasi iktidarların uygulamayı pek sevdikleri, yasa yapma tekniğine aykırı bir yöntem var. Çeşitli kanunlarda değişiklik yapan, toplama bir yasa değişiklikleri manzumesi hazırlıyorlar, bu çorba torba kanun teklifi TBMM’de görüşülürken, görüşülen tasarıya komisyonlarda ve bazen de Genel Kurulda, çok kez gece yarısı önergeleriyle, ilk metinde olmayan değişiklikler, düzenlemeler ekliyorlar. Belirli amaçlara yönelik bu düzenlemelerden kamuoyunun ancak yasal değişiklik TBMM tarafından onaylandıktan sonra haberi oluyor.
Demokraside katılımcılık esas bir öğedir. Yasalar, özneleri olan insanların, meslek gruplarının, toplum kesimlerinin bilgi ve onayı alınmadan çıkarılmamalıdır. Bir çok uygulamasını eleştirdiğim, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) olumlu ve diğer kamu kuruluşlarının örnek alması gereken bir uygulaması var. Mevzuatta bir değişiklik öngördükleri zaman, hazırladıkları taslağı EPDK’nın web sitesinde yayınlıyorlar ve ilgili kesimlerin görüş ve önerilerini kendilerine iletmesini talep ediyorlar. ETKB, EPDK’nın ikinci mevzuat için yaptığı bu uygulamadan daha ileri bir adım atmalı, yasa değişikliklerinin hazırlık sürecinde, meslek örgütlerinin, sektör derneklerin, akademisyenlerin, uzmanların görüşlerini almalıdır. İkinci aşamada, bu görüşleri dikkate alarak hazırlayacakları tasarıları, Bakanlık web sitesinde duyurarak daha geniş bir kamuoyunun görüş ve değerlendirmesine sunmalı, nihai tasarıları bütün bu görüş ve önerilerden mutabakat sağlanan hususları içerecek şekilde hazırlamalıdır. Bütün bunlara ilaveten, yasa tasarıları TBMM Komisyonlarında görüşülürken ilgili tüm meslek kuruluşları, demokratik kitle örgütleri, sektör ve uzmanlık dernekleri tüm kuruluşlar, tasarı üzerinde görüş, değerlendirme ve önerilerini Komisyon üyelerine aktarma imkanı bulabilmelidir. Ben bu talebi, geçtiğimiz haftalarda TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknolojileri Komisyonu Başkanı Hasan Ali Çelik’e ilettim. Selefi olduğu önceki dönem Komisyon Başkanı Dr.Soner Aksoy’un bu konudaki olumlu uygulamasını sürdürmesini de talep ettim. Sayın Hasan Ali Çelik bu isteğime olumlu yanıt verdi. ETKB’nin, bırakın ilgili kuruluşları, neredeyse kendi kadrolarından bile gizleyerek kapalı kapılar ardında hazırladığı yasalar TBMM’ye sunulduğunda; Komisyon Başkanına bu talebimi bir kez daha hatırlatacağım.
5346 sayılı “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi amacıyla Kullanımına İlişkin Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurulunda görüşülmesi bekleniyor. Bu konuda geçtiğimiz yasama döneminde hazırlanan ve Komisyondan oybirliği ile geçen yasa TBMM Genel Kurul gündemine geldiğinde, hükümet tarafından son dakikada geri çekilmişti. Şimdi bu teklifin tekrar Genel Kurul gündemine alınması ve görüşmeler esnasında iktidar partisi milletvekilleri tarafından verilecek önergelerle ciddi değişikliklere uğraması öngörülüyor. Geçen dönemde Genel Kuruluna gelen taslakta yenilenebilir enerji kaynaklardan üretilen elektrik için alım fiyatlarının kayda değer oranda yükseltilmesi öngörülmüşken, şimdi bu fiyatların düşürülmesi planlanıyor.
Yenilenebilir
Enerji Kaynağı
|
Mevcut Alım
Tarifesi
Cent/kwH
|
Eski Tasarıda Teklif
Edilen Tarife
Cent/kwH
|
Yeni Hükümet
Tasarısında
Teklif Edilen Tarife
Cent/kwH
|
Hidrolik
|
5.5
|
7
|
5.5
|
Rüzgar Kara
|
5.5
|
8
|
6.5
|
Rüzgar Deniz
|
5.5
|
12
|
6.5
|
Güneş Fotovoltaik
|
5.5
|
25/20
|
13
|
Güneş Yoğunlaştırmalı
|
5.5
|
20/18
|
13
|
Biyoyakıt
|
5.5
|
14/8
|
14
|
Dalga-Gel-Git
|
5.5
|
16
|
-
|
İktidar enerji stratejisi ile ilgili yayınladığı belgelerde, 2023’e kadar hidro elektrik potansiyelin tamamının, rüzgar enerjisi potansiyelinin 20.000 MW’nin değerlendirmesi hedeflerinden söz ediyor. Ama, bu hedeflere ulaşabilmek için, ilgili tüm kesimlerin görüşleri dikkate alınarak oluşturulacak Ulusal Stratejik Planlar, Yol Haritaları ve Eylem Planları var olmadığı sürece, parçacı, günü birlik politika ve uygulamalarla bu hedeflere ulaşmak mümkün olmaz. Alım garantileri ve tercihli alım fiyatları ancak stratejik planların uygulama araçlarından bazıları olabilir. Yalnızca, tercihli alım fiyatları vermek plansız bir biçimde lisans başvuru yığılmasından başka bir sonuç vermez. 1 kasım 2007’de alınan 78.000 MW rüzgar santrali başvurusu bugün 28.000 MW’ye düşmüş olsa da, halen bir MW’ye bile lisans verilememiştir. Aynı filmin tekrar görülmesi istenmiyorsa, ETKB bir an önce meslek odalarının, uzmanlık derneklerin, üniversite ve araştırma kurumlarının görüşlerini serbestçe ifade edebilecekleri platformlar üzerinden her bir enerji ve yenilenebilir enerji kaynağı için Ulusal Stratejik Planlar, Yol Haritaları ve Eylem Planları hazırlanması çabasına girmelidir. İlgili yasalarda yapılacak kapsamlı değişiklikler ise bu çalışmaların sonuçlarına göre, yine yukarıda sözü edilen kuruluşların aktif katılımlarıyla hazırlanmalıdır. Oğuz Türkyılmaz / www.enerjienergy.com / 06.07.2010