TİSK ten Cumhurbaşkanı Gül e temiz istihdam mektubu …
TİSK, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül e, Türkiye nin iklim değişikliği konusunda izlemesi gereken strateji konusunda görüşlerini içeren bir mektup gönderdi. Mektupta, Türkiye de iş gücü piyasasının temiz ve temiz olmayan işler arasında bölünmesinin hiçbir anlamı ve faydası olmayacağı belirtildi.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, TİSK, Cumhurbaşkanı Gül e, Kopenhag da düzenlenen BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 15. Taraflar Konferansı nda ortaya çıkacak düzenleme ve Türkiye nin iklim değişikliği konusunda izlemesi gereken politikalara ilişkin görüş ve önerilerini içeren bir mektup yolladı.
Türkiye nin ulusal iklim rejimi tasarlanırken, sanayi ve enerji sektörünün tek başına sorumlu tutulmasından kaçınılması, tarım ve hayvancılık sektöründe hızlı, görece düşük maliyetli ve ülke içi mevcut teknolojiyle gerçekleştirilebilecek geniş modernizasyon imkanlarının hayata geçirilmesi gerektiğine yer verilen mektupta, bu konuda ayrıca şu önerilerde bulunuldu :
-Başta kırsal kesimde olmak üzere verimsiz ve kirletici biyo-kütle yakma uygulamalarının yerini alacak uygulamalar, kırsal kesim altyapı yatırımlarında göz önüne alınmalı ve bu alandan sağlanabilecek hızlı karbondioksit ve partikül azaltımı avantajından faydalanılmalı.
-İklim rejiminin temelini oluşturacak kamu politikaları tasarlanırken iş gücü piyasasında yapay bir temiz-kirli istihdam ayrımından kaçınılmalı.
-Ekonomide kayıt dışı üretim ve tüketim ortadan kaldırılarak, kayıt dışı tüketimin yükünün kayıtlı ekonomideki karbon yoğunluğunu suni olarak artırması önlenmeli.
-Toplam elektrik enerjisi üretimi içerisinde nükleer enerjinin payı, uzun vadeli, şeffaf ve öngörülebilir bir program çerçevesinde, kaynak çeşitliliği de göz önüne alınarak hızlı şekilde en az yüzde 20 düzeyine çıkarılmalı.
-Yenilenebilir enerji yatırımlarına, katılımcı ve şeffaf bir sürece dayalı öngörülebilir, adil ve gerçekçi bir program dahilinde destek sağlanmalı.
-Enerji tüketiminde verimlilik artışına kısa vadede öncelik verilmeli ve iklim değişikliğinin, toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren ve salt çevreyle ve çevre kuruluşlarıyla ilgili olmayan bir sorun olduğu göz önüne alınarak, Ekonomik ve Sosyal Konsey bünyesinde bir danışma ve tartışma süreci başlatılmalı ve devam ettirilmelidir.
Mektupta, Türkiye, iklim değişikliğine yol açan sera gazı kaynaklı ısı artışının sınırlanabilmesinde kendi üzerine düşen yükümlülüğü etkin ve etkili şekilde yerine getirirken, sanayinin rekabet gücünü ve istihdamını korumalı ve daha da geliştirmelidir denildi.
-TEMİZ İŞ-TEMİZ OLMAYAN İŞ AYRIMI-
Mektupta, temiz istihdam konusuna özel bir yer ayrıldı.
İklim değişikliğinin geniş toplum kesimleri nezdinde gördüğü ilginin artmasıyla temiz istihdam konusunda da görüşler ortaya çıktığı ve kimi sektörlere verilecek desteğin, istihdam ve ekonomik canlanmayı destekleyeceğinin öne sürüldüğü belirtilen mektupta, TİSK in, sektörlerüstü yaklaşımından hareketle, geleneksel sanayi sektörleri ile temiz istihdam sektörleri arasında kesin bir çizgi çekilemeyeceğini savunduğu ifade edildi.
Temiz istihdam olarak adlandırılan çok sayıda işin, temiz istihdam ürettiği kabul edilmeyen sektörlerden kaynaklandığına dikkat çekilen mektupta, örneğin güneş enerjisi teknolojisi, ısı yalıtımı ve biyo-enerji sektörlerinin, kimya sektörünün katkısı olmadan varlığını sürdüremeyeceği, yine rüzgar santralleri ile klasik metal sektörü arasında koparılmaz bağ olduğu vurgulandı. Mektupta, çevrenin korunmasının geleneksel sanayinin ürün ve yeniliklerine dayalı olduğu kaydedildi.
Ekonominin temiz istihdam adı verilen belirli bir kısmına odaklanılan, bütünlükten yoksun bir yaklaşımın ekonominin genel sürdürülebilirliğinin artırılması ve iklim değişikliğinin ortaya çıkardığı zorluklarla mücadele çabalarına aykırı düştüğü değerlendirmesinde bulunulan mektupta, şu görüşlere yer verildi :
İş gücü piyasasının iyi (temiz) ve kötü (temiz olmayan) işler arasında bölünmesinin hiçbir anlamı yoktur. Bu sınırlı vizyon, iklim değişikliğinin istihdam politikası açısından getirdiği zorlukların karşılanmasına ve Türk insanının refahının artırılmasına hiçbir fayda sağlamayacaktır.
Temiz istihdam kavramının özünü, çevre koruma, istihdam artışı ve ekonomik kalkınmanın el ele yürüdüğü fikri oluşturmalıdır. Bu konsept, regülasyonlar yoluyla bazı sektörlere, başka sektörler aleyhine fayda ve rant sağlayacak bir enstrüman olmamalıdır.
Sürdürülebilirlik odaklı bir ekonomi, tüm tarafların katılımını gerektirmektedir. Çevrenin ve iklimin korunmasına katkıda bulunmak üzere her birey üzerine düşeni yapmak durumundadır. Bu yük yalnızca iş dünyasına yüklenemez. Bu noktada siyasi makamlar önderlik yapmalı ve kamu kurumlarının çevre dostu bir şekilde çalışmalarını sağlayarak iyi örnek olmalıdır. Siyasi makamlar, tüm tarafların üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdikleri net bir görev bölümü yapılması için gayret göstermelidir.
AA / 17.12.2009
-.-
TİSK Hakkında / Konfederasyonun Temel İlkeleri
Gönüllü teşkilatlanma esasına göre kurulmuş olan ve Türk işverenlerini endüstriyel ilişkiler alanında temsil eden tek üst kuruluş olma özelliğini taşıyan Konfederasyonumuz, aşağıdaki temel ilkeleri benimsemiştir :
• Çalışma barışının sağlanması ve sürdürülmesi için başta Atatürk ilkeleri olmak üzere Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün, milli egemenliğin, Cumhuriyetin, milli güvenliğin, kamu düzeninin ve kamu yararının korunması temel ilkelerine sadık kalarak demokratik esaslar dahilinde faaliyet göstermek;
• Laikliği ve hürriyetçi, parlamenter demokratik rejimi bütün gücü ile desteklemek;
• Hür teşebbüs ve serbest piyasa ekonomisi anlayışını bu rejimin bir parçası olarak yüceltmek ve korumak;
• Teknolojik gelişmeleri yakından izleyen sanayileşmeyi temel hedef almak; hizmetler ve tarım sektörlerinin de gelişmesini ve çağdaş düzeye ulaşmasını desteklemek;
• Üretimin ve verimliliğin artmasına, fiyat istikrarına, ihracatın geliştirilmesine, ek istihdam imkanları yaratılmasına ve refahın yaygınlaştırılmasına katkıda bulunmak;
• İşverenlerin ve Konfederasyona Üye İşveren Sendikalarının çalışma ilişkilerinden doğan ortak ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini mevzuat çerçevesinde korumak ve geliştirmek; ekonomik ve sosyal alanda karşılaştıkları temel sorunların giderilmesi ve ihtiyaçların karşılanması amacıyla Hükümet nezdinde sürekli girişim ve etkilerde bulunmak;
• İşveren ve işçi kesimleri arasında dengeli ve olumlu ilişkiler kurmak suretiyle çalışma barışının korunmasına yardımcı olmak ve endüstri ilişkilerinin güçlü, dengeli ve barışçı anlayışla yürütülebilmesinde sosyal taraflar arasında diyalog ve uzlaşma kurulmasına çalışmak;
• Sanayileşme ve rekabet gücünün artırılması, nitelikli işgücü açığının kapatılması bakımından mesleki ve teknik eğitime gereken önemi vermek;
• Üretim ve istihdam artışlarını; tasarruf ve yatırımları özendirecek bir vergi sistemini savunmak;
• Ulusal çıkarlar, ekonomide verimlilik ve etkinlik artışı doğrultusunda özelleştirmeyi desteklemek;
• Türkiye nin AB ye tam üye olarak Batı Dünyası ile bütünleşmesini ulusal ve uluslararası platformlarda savunmak ve bu hedef doğrultusunda işveren kesimine düşen görevleri yerine getirmek;
• Sanayi politikası ile uyumlu bir çevre politikası izlemek ve gelecek kuşaklara temiz ve kalkınmış bir ülke bırakmak için gerekli faaliyetleri sürdürmek.
TİSK Hakkında / Konfederasyonun Çalışma Konuları
Konfederasyon amacını gerçekleştirmek için özellikle aşağıdaki konularda çalışmalar yapar :
• İşverenleri özel veya kamu sektörü ayırımı yapılmaksızın, güçlü bir Konfederasyon etrafında toplayacak ve aralarında ahenkli bir işbirliği sağlayacak işveren sendikalarında teşkilatlandırmaya gayret gösterir.
• İşverenler ve işçiler arasında olumlu ilişkiler kurma ve devam ettirme yönünde çaba sarf eder.
• Çalışma şartlarının, işletmelerin ve ekonominin rekabet gücü artışı ve ülke yararına düzenlenmesi için gerekli tedbirleri alır.
• İşveren sendikaları ile işçi sendikaları arasında yapılacak toplu görüşmeler ve toplu iş sözleşmelerinde işveren sendikalarına yardımcı ve destek olur.
• Üye işveren sendikalarının ve bağlı işyerlerinin uyacakları genel ilkeleri belirler ve ilan eder.
• İşveren-işçi ilişkilerinde ihtiyacı duyulan her türlü bilgi ve hizmetleri üyelerine sunar.
• Çalışma mevzuatı ile sosyal ve ekonomik konularda araştırmalar yapar ya da yaptırır, eğitim kursları veya seminerler düzenler.
• Çalışma hayatı ve sanayi ile ilgili kanun, tüzük ve yönetmeliklerin hazırlanmasında veya değiştirilmesinde işveren kesimi görüşlerini hazırlar ve her kademede savunmasını yapar.
• Mevzuat hükümleri çerçevesinde, amacı ile ilgili ulusal ve uluslararası kuruluşlara üye olur, bunların toplantılarına katılır, kanun ve uluslararası antlaşma hükümlerine göre toplanan kurullara temsilci seçer ve gönderir.
• Amacı ile ilgili olarak dergi, kitap, broşür gibi yayın faaliyetinde bulunur.
• Üyelerinin yararlanmaları için eğitim, sağlık ve spor tesisleri kurar.
www.tisk.org.tr / Aralık 2009