Bakandan havuç-sopa yöntemi ...
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, doğal kaynakların kullanımı konusundaki tartışmalara ilişkin, Hep beraber tercihimizi yapacağız ve bunu kamuoyu deklarasyonu şeklinde yapmamız lazım. O zaman da niçin yerel kaynaklarımızı kullanmıyoruz, doğal gaz aldınız diye suçlamayacağız dedi.
İstanbul Sanayi Odası nın (İSO) Ağustos ayı Meclis toplantısında, Meclis üyelerinin sorularını yanıtlayan Yıldız, güneş enerjisine teşvik verilmesi konusunda, rüzgar enerjisindeki organizasyondan daha iyisinin gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtti.
Yıldız, rüzgar enerjisinde yaşanan gecikmelerin güneşte de yaşanmaması için kimin finanse edileceği, kimin edilmeyeceği gibi konuları enine boyuna araştırdıklarını ifade ederek, Güneşte eğer bu yatırımı yapanı finanse edeceksek yine işimiz biraz kolay, ama bu teknolojiyi üretip de know-how giderlerini içine koyup da komple bunun Ar-Ge sinin bütün masraflarını içine koyup da amortismanlarını ifa etmemiş bir batılı yatırımcıyı finanse edeceksek, oturup orada düşünürüz. Bunun çok doğru olmadığı kanaatindeyim. 4 bin Avro lar civarında yatırım yapılacak bir kalemin kırmızı çizgilerini çok iyi ayırt etmemiz lazım diye konuştu.
Akaryakıtta tavan fiyat uygulamasına ilişkin olarak Yıldız, dağıtımcı şirketler ve bayilerin yanı sıra tüketicinin haklarının korunmasının önemine işaret etti.
Bakan Yıldız, akaryakıt bayilerinde verilen promosyonlara ilişkin olarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
Ben şimdi Tursil le Persil almak istemiyorum. Ben alıyorsam bile belki siz almıyorsunuz, ama siz onun parasını ödemeden ayrılmıyorsunuz oradan. O zaman ana cadde üzerindeki çok güzel bir benzinliğin 8-10 milyon dolarlık irtifa hakkını ben ödemek zorunda değilim. O zaman ben de 3 sokak arkadakinden alayım, eğer hesap ayrıştırması oluyorsa, daha ucuza benzin alabilirim. Biz çıplak maliyetler derken, asıl bu konunun önemine vurgu yapmak açısından diyoruz.
Madenler konusuna önümüzdeki dönemde daha fazla eğileceklerini kaydeden Yıldız, madenlerin bulunduğu yerler ile doğal, kültürel alanların birbirinden ayrışmış olmadığına işaret etti.
Yıldız, bu kaynakların kullanılıp kullanılmayacağına ilişkin temel tercihlerin bir kez yapılması ve sonrasında arkaya bakılmaması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:
Karadeniz de çok güzel yerlerimiz var. İnsan bakmaya doyamıyor, ama oradan da su akıyor. O zaman hep beraber tercihimizi yapacağız ve bunu kamuoyu deklarasyonu şeklinde yapmamız lazım. O zaman da niçin yerel kaynaklarımızı kullanmıyoruz, doğal gaz aldınız diye suçlamayacağız. Bununla alakalı Çevre Bakanımızla beraber kamuoyuna bazı tartışmaları açmak istiyoruz. Karar verelim, diyelim ki bu su akacak, biz de bakacağız ama buraya dokunmayacağız. Doğru olduğuna inanıyorsak böyle yapacağız, ama dönüp de yerli kaynağımız ne oldu? diye sormayacağız.
Güneş kaynakları, kültür varlıkları, tarım alanları, mera özelliğini kaybetmemiş alanlar gibi toplam 17 haritayı üst üste koyduklarında kalan yerlerin çok fazla olmadığını söyleyen Yıldız, O zaman buna karar vermemiz lazım. Güneşimiz çok mu diyeceğiz, Güneşin bir kısmı yok mu diyeceğiz. Yaptığımız çalışmayla bunların kararlarını hep beraber kamuoyuyla paylaşacağız. Ülke, neyi yaptığında neyin bedelini ödeyeceğine karar vermesi lazım diye konuştu.
gercekgundem.com / 26.08.2009