Hazar Gölü ndeki santralleri kurtaracak proje destek bekliyor
Hazar Gölü üzerinde bulunan ve 2006 yılında gölün ekolojik dengesini bozduğu gerekçesiyle devlet tarafından kamulaştırılan hidroelektrik santrallerinin ekonomiye kazandırılması için Fırat Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Öğretim Elemanı Dr. Muhammed Cihat Tuna tarafından yeni bir proje geliştirildi. Projesinin Türkiye ye büyük katkı sağlayacağını belirten Dr. Tuna, "Bu proje ile Hazar Gölü’ne can suyu sağlanacak ayrıca ülkemizde bulunmayan pompaj biriktirmeli HES projesi ile 1000 MW pik güç sağlayacak hidroelektrik tesis yapılacak." dedi.
Geliştirilen proje, küresel ısınma, insan etkisi ve uzun zaman periyodunda Hazar Hidroelektrik Santralleri nin çalıştırılması gibi nedenlerle göl seviyesinin ciddi bir şekilde düştüğü ve ekolojik dengenin bozulduğu Hazar Gölü’ne ve Keban Barajı’ndan 30 m3/s su takviyesini öngörüyor. Konu ilgili Dr. Tuna şu bilgileri verdi:
“Bu pompaj işlemi, yatırımı 1960’lı yıllarda yapılan fakat günümüzde atıl olarak bekleyen Hazar Hidroelektrik santralinin enerji tüneli ve cebri boruları kullanılarak yapılabilir. İhtiyacımız olan elektrik enerjisinin bir kısmı, arazi eğimleri ve güneş radyasyon değerleri bakımından güneş enerjisi santrali kurmaya oldukça uygun olan Keban Baraj Gölü kıyısına yapılacak olan güneş enerjisi tarlalarından karşılanabilir.”
POMPAJ BİRİKTİRMELİ HES PROJESİ
“Amerika, Almanya ve Japonya gibi gelişmiş ülkelerde yaygın olarak kullanılan pompaj HES’ler, elektrik talebinin az olduğu zamanlarda suyu yüksek bir haznede depolamak ve bu biriktirilen sudan elektrik talebinin yüksek olduğu (puant) zamanlarda hidroelektrik enerji elde etmek için yapılmaktadır. Dünya genelinde 120 bin megavat (MW) kurulu gücünde pompaj HES olmasına rağmen henüz ülkemizde bu tip HES yapılmadı” bilgisini veren Dr. Tuna, geliştirdiği projeyle ilgili olarak, “Keban Barajı ndan alınacak su 1248 metre kotundaki Hazar gölüne terfi ettirilerek gölde depolanan su, Hazar Gölü Sivrice kıyısından yaklaşık 15 kilometre uzunluğundaki enerji tüneli ile Üyürük köyü civarına getirilerek yaklaşık 560 metre düşü yüksekliğiyle Karakaya Baraj Gölü’ne deşarj edilecektir. Böylece günde 3 saat boyunca 1000 MW güç elde edilecektir. Pompaj depolamalı HES yatırımın bu bölgeye yapılması hem proje maliyetleri hem de inşa kolaylığı bakımından birçok avantajı beraberinde getirecektir.” açıklamasını yaptı.
DOĞAL HAZİNEMİZİ KULLANALIM
Bu tip santraller için inşa edilen biriktirme haznesinin oldukça büyük bütçeler gerektirdiğini kaydeden Tuna, “Hazar Gölü ise doğal bir hazne olup yaklaşık 100 kilometrekare yüzey alanı ile çok büyük bir depolama kapasitesine sahiptir. Sistem için bir pompa terfi ve iletim hattı gerekmektedir ki bu işlem için atıl durumda bekleyen Hazar HES’den faydalanılacaktır. Diğer önemli bir avantaj ise üretilen elektriğin enterkonnekte sisteme verilme kolaylığıdır. Zira İnşası, Karakaya Baraj Gölü kıyısına tasarlanan Pompaj HES’te üretilecek enerji, Atatürk, Karakaya ve Keban Barajı gibi ülkemizin en büyük hidroelektrik kapasiteli barajlarının şalt sahaları ve iletim hatlarına çok yakın olup ilave bir yatırıma gerek kalmaksızın bu hatlar kullanılabilecektir. Sayılan bu avantajlar projenin en önemli bileşenlerini teşkil etmekte olup proje maliyetlerini yüzde 50 civarında düşürecektir. Tüm bu avantajların yanında yapımı tasarlanan pompaj HES’ten, Karakaya barajına deşarj edilecek olan suyun Fırat Nehri enerji kademelerinde yer alan diğer barajlarda da enerjiye dönüşeceği hesaba katılırsa projenin biran önce hayata geçirilmesinin önemi ortaya çıkacaktır.” dedi.
Dr. Tuna’nın projesini değerlendiren Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Mühendisliği Öğretim Elemanı Dr. Gülüzar Keleştemur şunları kaydetti: “Hazar Göl’ünde suyun sodalı oluşundan dolayı sayılı tür canlı faaliyetinin olduğunu belirterek, eğer göle Keban barajından tatlı su girişi olursa Hazar Gölü’nün sürekli olarak su değişimi sağlanacak ve orta-uzun vadede gölün sahip olduğu sodalı suyun değişimi ile de suyun tatlılaşması ve ileride gölde yaşayan canlıların artışına imkan sağlanabilecektir. Böylece gölün canlı faaliyeti artmış olacak ki bu da diğer bir yandan ekonomiye katkı sağlayacaktır.”
(CİHAN) 10.12.2011
-.-
Hazar Gölü hakkında
Hazar Gölü, Elazığ yakınlarında, güneybatı-kuzeydoğu doğrultusunda uzanan tektonik bir göl. Uzunluğu 22 km, genişliği 5-6 km civarındadır. Türkiye nin en derin göllerinden biridir.
Gölde karabalık ve aynalısazan avlanır. Gölde konaklayan en yaygın kuş topluluklarını batağanlar ve sakarmekeler oluşturmaktadır.
Hazar Gölü doğal sit alanı statüsündedir. Göl tabanında bulunan batık yapıların eski saray ve manastır kalıntıları olduğu sanılmaktadır. "Hazar Sulama Projesi" için santrale gölden su pompalanması nedeniyle göl seviyesinde oldukça ciddi bir düşüş yaşanmış ve kalıntıları su yüzeyine çıkmıştır. Su çekilmesinden dolayı ekosistemin bozulacağı tespit edilince su çekimine ara verildi. 2007 sezonunda kota sabit kalmıştır. Ancak geçen senelerden az olsa dahi kirlilik devam etmektedir. Aşırı ve kaçak avlanma önlenememektedir. Sit alanı olmasına rağmen kıyıdaki tesislerden dolayı sivil halk sahilden yararlanmada güçlük çekmektedir.
http://tr.wikipedia.org/wiki
Aralık 2011