Hannover Sanayi Fuarı nda ALTERNATİF ENERJİ kaynakları alanındaki yenilikler ön plana çıkıyor. Fuar katılımcıları, nasıl ve hangi şartlarda "temiz" enerji üretebileceğine dair projelerini tanıtıyor.
Kimi zaman fırtına çıkıyor, sonra rüzgâr birdenbire kesiliveriyor. Ya da güneş yüzünü bir gösteriyor, bir kayboluyor… Yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretmek isteyenlerin, hâlâ çözmesi gereken sorunlar var. Çünkü elektrik akımının kesintisiz sağlanması gerekli.
Alman Ekonomi Bakanlığı da bu sorunu çözebilmek için altı bölgede pilot proje başlattı. Bunlardan biri Frauenhofer Enstitüsü Rüzgâr ve Enerji Sistemi Teknikleri Merkezi nin Harz kasabasında desteklediği model proje. Enstitü uzmanları, projenin Hannover deki tanıtımında "temiz enerji" olarak da adlandırılan yenilenebilir enerji kaynakları ile birlikte bunların tedarik edilmesinin garanti altına alındığını göstermek istediklerine dikkat çekti.
Frauenhofer Enstitüsü nden Florian Schlögl, amaçlarını şöyle açıklıyor: “Farklı enerji üreticilerini birbirleriyle kombine ediyoruz. Sanal bir enerji santrali kurduk. Tek tek birçok küçük tesisimiz var. Bir kısmı kendiliğinden dengeleniyor bir kısmına ise müdahale etmek mümkün.”
Es deli rüzgâr!
Farklı yenilenebilir enerji kaynaklarının birbiri ile kombine edildiği Harz’da, bir rüzgâr parkı, iki ısı geri kazanım ünitesi ve iki biyogaz tesisi birbirine bağlanmış durumda. Tesisler ayrı ayrı çalışabildiği gibi aynı anda da faaliyete geçirilebiliyor. Ayrıca sanal santraldeki iki biyogaz tesisi, ihtiyaç duyulması halinde aktif hâle getirilebiliyor. Proje aynı zamanda bölgeler arası pazara da açık. Bu sayede elektrik alınıp satılabiliyor. Enstitü nün başkan yardımcısı Kurt Rohrig, projenin iki yıldır devam ettiğini söylüyor: “Enerji tedarikçileri tarafından kabul görmemiz için aşmamız gereken güçlükler var. Yenilenebilir enerjilerin, pazarda sürekli olarak varlık göstermesi ve rekabet edebilir hale gelmesi gerekiyor..."
Frauenhofer Enstitüsü, yenilenebilir enerjilerin kullanıldığı pilot projelerinde birçok farklı kurumla ortak çalışmalar yürütüyor. Örneğin, iletişimden Siemens firması sorumlu. Firma, enerji üreticileriyle sanal enerji santrali arasındaki bilgi paylaşımını sağlıyor. Yine rüzgar tribünü üreticisi Elektron da pilot bölge için tribünler tasarlıyor.
Yer altında rüzgâr deposu
Hannover Sanayi Fuarı’nda yenilenebilir enerjilerin ağırlığı farklı projelerle giderek artıyor. Solarfuel firması da Frauenhofer Enstitüsü ile ortaklaşa hazırladığı yeni bir modelin tanıtımını yaptı. Firma yöneticilerinden Stephan Rieke, hazırladıkları tesiste, rüzgâr enerjisini yer altında depoladıklarını belirtiyor: “Rüzgârdan elde edilen elektiriğin depolanmasının sağladığı imkanlardan biri de hidrojen üretebilmemiz ve bu hidrojeni metan gazı tesisinde kullanabilmemiz. Tesis karbondioksitle birlikte organik bir kaynaktan biyogaz, yani yenilenebilir metan üretiyoruz.”
Rüzgâr parklarının karada ya da denizde kurulabildiğini hatırlatan Stephan Rieke, metan gazının yer altında depolandığını anlatıyor. Rieke, enerji üretebilecek seviyede rüzgâr olmadığında dahi, depolanan enerjiden elekrik üretilebildiğini ya da bu enerjinin doğalgaz üretiminde kullanılabildiğini vurguluyor.
Diğer yandan rüzgâr enerjisinin gaza dönüştürülmesinin dezavantajları da bulunuyor. Dönüşüm sırasında, yüzde 40 oranında enerji kaybı oluyor. Firma yöneticilerinden Stephan Rieke, yine de tribünleri tamamen kapatıp üretime ara vermek yerine, eksiklikleri de olsa enerji depolama sistemi sayesinde üretime devam edilmesinin daha önemli olduğunu vurguluyor.
www.dw-world.de/dw
05 Nisan 2011